21 Haziran 2011 Salı

Comenius Hizmet İçi Eğitim Faaliyeti [1]


International Projects Center / Exeter
2010 Mayısında Comenius Hizmetiçi Eğitim (HİE) Projesi kapsamında 2 haftalık bir kursa katılmak için İngiltere’ye gittim. Exeter'da ınternational Projects Center adındaki bir kursta "Developing Oral Fluency in English Classes" başlıklı 2 haftalık bir HİE Faaliyetine katıldım.


Aslında daha önce bu kurs ve seyahat ile ilgili bir yazı yazmayı planlıyordum ama bir türlü nasip olmamıştı. Amacım hem bu tecrübeyi kayıt altına almak hem de gidecek olan meslektaşlarımın aklındaki soru işaretlerine bir nebze de olsa cevap verebilmek. Malum, ilk kez yurtdışına çıkan pek çok kişi neyin kendisini beklediğinden emin olamayabilir.

14 Haziran 2011 Salı

KPDS 2011 Bahar Dönemi Sonuçları Açıklandı

22 Mayıs 2011 Pazar günü yapılan Kamu Personeli Yabancı Dil Bilgisi Seviye Tespit Sınavı [KPDS] sonuçları yayınlandı. ÖSYM sitesinden TC Kimlik No ve şifre girilerek öğrenilebilir. ÖSYM Sınav sonuçlarının basılıp adayların adreslerine gönderilmeyeceğini duyurmuş. Bu yüzden belge gerekiyorsa posta yolu beklemeyin. sonuçların çıktısını almanız yetecektir sanırım..

Sonuçlarınızı öğrenmek için tıklayın.

İngilizcenin puan ortalaması 41.620.

11 Haziran 2011 Cumartesi

Worksheet Pack For Summer Holiday

Aradan geçen zaman sizden çok şey götürmesin istiyorsanız günde bir 20-30 dakika İngilizceye zaman ayırmakta fayda var. Cevap anahtarını yaz dönüşü veririm. Aklınıza takılanlar için başlığa yorum veya mail yolunu kullanabilirsiniz.

Herkese iyi tatiler ;)

İNDİR:

Worksheet Pack

Karpuz Kabuğundan Gemiler Yapmak / Boats Out of Watermelon Rinds [2004]

2004 yapımı, Ahmet Uluçay imzalı ve bir çok festivalden ödülle dönmüş bir Türk filmi Karpuz Kabuğundan Gemiler Yapmak. Anadolu'da [Tavşanlı/Kütahya] bir köyde yaşayan iki kafadar genç [Recep ve Mehmet] yaz tatillerini kasabada çalışarak geçirmektedir. Biri karpuzcuya, diğeri bir berbere çıraklık ederler. En büyük tutkuları ise sinemadır. Sinemadan aldıkları kesik filmleri kendi imalatları olan bir projeksiyon makinasında oynatmaya çalışırlar. Sinemacılık bir meşgalenin ötesinde bir tutkudur onlar için. Öyle ki ileride de yönetmen (onların deyimiyle recisör) olmaktır gönüllerinde yatan. Bir türlü beceremezler saniyede 24 kareyi perdeye yansıtma işini. Resimler perdede haraket kazanmazlar..

Karpuzcunun çırağı Recep, ineklerine vermek için karpuzcu tezgahına kelek, çürük karpuzları almaya gelen bir kadının kendinden büyük kızı Nihal'e kaptırır gönlünü. Hem gönül işlerinde hem de sinemacılık tutkusunda işler istediği gibi gitmez ama pes de etmez..

1960'larda (veya 70'ler) küçük bir köyde böyle büyük bir tutkunun peşinden koşan iki küçüğü canlandıran İsmail Kaymaz [Mehmet] ve İsmail Hakkı Taslak'ın doğal oyunculukları filmin katıldığı festivallerde ödüllendirildiği gibi, izleyicilerinden övgü almıştır şüphesiz ki. Belki filmin sonunu "filling the blanks" tadında, beklentiden uzak veya eksik bulabilirsiniz... onun dışında izlemeye değer bir film olduğunu düşünüyorum.

21 Mayıs 2011 Cumartesi

Dublörün Dilemması, Korkma Ben Varım ve Murat Menteş


Önyargıyla okumaya başladığım, okudukça da sevdiğim iki romanın adını okudunuz başlıkta. Murat Menteş de bu iki romanın yazarı. Yazarla ve dolayısıyla bu iki kitapla tanıştığımda zaten "nicelikli" olmayan okuma alışkanlığımın "niteliğine" de darbe yiyeceğimden korkmuştum. Önyargıyla okumaya başladım ama okudukça da sevdim itiraf etmeliyim ki.

Kitapları ayrı ayrı analiz edecek ve bir eleştiri yazısı yazacak değilim. İstesem de beceremem zaten. Burada okuduklarımdan, gördüklerimden, dinlediklerimden dem vurmamın amacı kendi tarihime not düşmekten başkası değildir. Belki yolu bir şekilde buraya düşen okurlarla aynı rotada seyrediyoruzdur da o benim bildiğimden ben de onun bildiğinden faydalanırım endişesi taşıyorum yalnızca.

Murat Menteş ile ilgili pek çok şey söylenmiş internet sayfalarında. Seveni de var; abartılı, şişirilmiş veya bazı yazarlardan aşırı etkilenmiş bulanı da. Açıkçası kitapları okurken zaman zaman ben de Chuck Palahniuk'tan oldukça etkilendiğini düşündüm. hatta Ayrıntı Yayınlarının yeraltı edebiyatı serisinden birini daha mı okuyorum diye kitap kapağına bakmadım değil. Yine de kendine ait bir tarzı var Murat Menteş'in. Yaftalamak gibi olmasın ama iki kelimeyle tarif et deselerdi "Mutaasıp Underground" demek isterdim tarzı için. Nedense iki kitabın sonunda bende böyle bir izlenim oluştu.

Romanın kurgusu herkesin hoşuna gitmeyebilir. Kurgudansa ben cümlelerin aklımda bıraktığı lezzeti sevdim zaten. Olayı ikinci plana koyup, karakterleri zihnimde canlandırarak ve kitabı kapattıtan sonra etrafımda onları arayacağımı hissederek okudumn kitapları. Kahramanlarına verdiği isimlere takılabilir [Müntekim Gıcırbey, Atom Bombacıyan, Dilara Dilemma vb], tarzınızın dışında hissedebilirsiniz ama eminim siz de yazarın boş zamanlarında ansiklopedi okuduğunu hissedeceksiniz benim gibi.Bir de bölüm başlarında okuyucuya hediye ettiği vecizeleri seveceğinizi umuyorum...

Korkma Ben Varım'a, Uykusuz çizeri Ersin Karabulut'un çizimleriyle katkıda bulunduğunu belirteyim. Hem kapağı çizmiş, hem de romandaki bir bölümü. Sonuçta iki güzel roman ve takip edecek bir yazar bulmanın keyfi kaldı bana. Not düşmekte yarar var,  Afilifilintalar.com' da ikamet eden bir kısım yazar-çizerden biri olarak sitenin belleğinin dolmasına yardımcı oluyor..