23 Haziran 2011 Perşembe

Zaro Ağa

İlk kez Sunay Akın'ın Ay Hırsızı kitabında okudum dünyanın en uzun yaşayan insanlarından biri olan Zaro Ağa'yı. Sonra Şanlıurfa SBL' nin okul dergisinde gördüm adını. 160 yıllık ömründe 10 padişah ve 1 Reis-i Cumhur görmüş, sayısız olay yaşamıştır Zaro Ağa. Kaç savaşa katıldığı konusundaki bilgi kesin değildir, o derece... Doğduğu yer olan Bitlis'ten İstanbul'a geldikten sonra, Selimiye Kışlası, Ortaköy Camii gibi pek çok tarihi öneme sahip binanın yapımında, inşaatlarında çalışmıştır. Sonraları hayatını hamallık yaparak geçirir. Pek çok kez evlenmiş, bu evliliklerinden pek çok çocuğu, onlardan da pek çok torunu olmuştur. Sunay Akın' ın anlatımına göre 1934'te ebediyete göçtüğünde, hayattayken yaptığı yolculuklardan en kötüsünün, Amerika yolculuğunun yaralarını taşır ruhunda. Bir Amerikalının daveti üzerine Amerika' ya giden Zaro Ağa, sirkte para karşılığı insanlara teşhir edilir dünyanın en yaşlı insanı ünvanıyla. Zaro Ağayla fotoğraf çektirir ücretini verenler. Burada geçirdiği günler hem yaşlı bedenini, hem de ruhunu yorar, incitir.

Bugünün insanı olsaydı Zaro Ağa, hangi pazarlama stratejisinin kurbanı olurdu, kim bilir?

Comenius Hizmet İçi Eğitim Faaliyeti [2]

[Yazının başlangıcı]


8. Kurstan arta kalan zamanlarda gezebilir miyiz?
Kurs genelde akşam saatlerinde bitiyor. Akşamüstü kursun bulunduğu şehri/kasabayı gezebilirsiniz. İngiltere’de İngilizce öğretmenlerine yönelik kursların pek çoğu kurs programlarına çevre gezileri dahil ediyorlar. Kurs Londra merkezde değilse, Londra’yı gezmek genelde kendi imkanlarınız dahilinde mümkün olacaktır. 2 haftalık kursun ortasında kalan hafta sonunu bu iş için ayırabilirsiniz. Veya dönüşte okula erken başlamak gibi bir derdiniz yoksa, dönüş tarihiniz tatile denk geliyorsa dönüş biletinizi kurs bitiminden 1-2 gün sonraya alabilirsiniz.

21 Haziran 2011 Salı

Comenius Hizmet İçi Eğitim Faaliyeti [1]


International Projects Center / Exeter
2010 Mayısında Comenius Hizmetiçi Eğitim (HİE) Projesi kapsamında 2 haftalık bir kursa katılmak için İngiltere’ye gittim. Exeter'da ınternational Projects Center adındaki bir kursta "Developing Oral Fluency in English Classes" başlıklı 2 haftalık bir HİE Faaliyetine katıldım.


Aslında daha önce bu kurs ve seyahat ile ilgili bir yazı yazmayı planlıyordum ama bir türlü nasip olmamıştı. Amacım hem bu tecrübeyi kayıt altına almak hem de gidecek olan meslektaşlarımın aklındaki soru işaretlerine bir nebze de olsa cevap verebilmek. Malum, ilk kez yurtdışına çıkan pek çok kişi neyin kendisini beklediğinden emin olamayabilir.

14 Haziran 2011 Salı

KPDS 2011 Bahar Dönemi Sonuçları Açıklandı

22 Mayıs 2011 Pazar günü yapılan Kamu Personeli Yabancı Dil Bilgisi Seviye Tespit Sınavı [KPDS] sonuçları yayınlandı. ÖSYM sitesinden TC Kimlik No ve şifre girilerek öğrenilebilir. ÖSYM Sınav sonuçlarının basılıp adayların adreslerine gönderilmeyeceğini duyurmuş. Bu yüzden belge gerekiyorsa posta yolu beklemeyin. sonuçların çıktısını almanız yetecektir sanırım..

Sonuçlarınızı öğrenmek için tıklayın.

İngilizcenin puan ortalaması 41.620.

11 Haziran 2011 Cumartesi

Worksheet Pack For Summer Holiday

Aradan geçen zaman sizden çok şey götürmesin istiyorsanız günde bir 20-30 dakika İngilizceye zaman ayırmakta fayda var. Cevap anahtarını yaz dönüşü veririm. Aklınıza takılanlar için başlığa yorum veya mail yolunu kullanabilirsiniz.

Herkese iyi tatiler ;)

İNDİR:

Worksheet Pack

Karpuz Kabuğundan Gemiler Yapmak / Boats Out of Watermelon Rinds [2004]

2004 yapımı, Ahmet Uluçay imzalı ve bir çok festivalden ödülle dönmüş bir Türk filmi Karpuz Kabuğundan Gemiler Yapmak. Anadolu'da [Tavşanlı/Kütahya] bir köyde yaşayan iki kafadar genç [Recep ve Mehmet] yaz tatillerini kasabada çalışarak geçirmektedir. Biri karpuzcuya, diğeri bir berbere çıraklık ederler. En büyük tutkuları ise sinemadır. Sinemadan aldıkları kesik filmleri kendi imalatları olan bir projeksiyon makinasında oynatmaya çalışırlar. Sinemacılık bir meşgalenin ötesinde bir tutkudur onlar için. Öyle ki ileride de yönetmen (onların deyimiyle recisör) olmaktır gönüllerinde yatan. Bir türlü beceremezler saniyede 24 kareyi perdeye yansıtma işini. Resimler perdede haraket kazanmazlar..

Karpuzcunun çırağı Recep, ineklerine vermek için karpuzcu tezgahına kelek, çürük karpuzları almaya gelen bir kadının kendinden büyük kızı Nihal'e kaptırır gönlünü. Hem gönül işlerinde hem de sinemacılık tutkusunda işler istediği gibi gitmez ama pes de etmez..

1960'larda (veya 70'ler) küçük bir köyde böyle büyük bir tutkunun peşinden koşan iki küçüğü canlandıran İsmail Kaymaz [Mehmet] ve İsmail Hakkı Taslak'ın doğal oyunculukları filmin katıldığı festivallerde ödüllendirildiği gibi, izleyicilerinden övgü almıştır şüphesiz ki. Belki filmin sonunu "filling the blanks" tadında, beklentiden uzak veya eksik bulabilirsiniz... onun dışında izlemeye değer bir film olduğunu düşünüyorum.